Tohumluk Vakfı Kültür Sanat Komitesi ve Eğitim Komitesi yine elele verdi ve bu kez de Ankara Üniversitesi Oyuncak Müzesi'nde, Bâlâ Tuna İlkokulu öğrencilerine hayatlarının ilk müze deneyimini yaşattılar. Sadece müze ziyareti değildi çocukları büyüleyen, bir dizi etkinlikle unutamayacakları bir gün yaşadılar.
Tohumluk Vakfı gönüllü üyemiz, Müze Eğitmeni Serap Kurt ve müze görevlisi Elif ve Hülya Öğretmenlerin önderliğinde çocuklara önce müze gezdirildi. 1990 yılında kurulan müzenin ülkemizin ilk Oyuncak Müzesi olduğunu öğrendiler. Bizlerin çocukluğundan bugüne kadar bilinen ve bilinmeyen geleneksel oyuncaklar öyküleriyle tanıtıldı . En çok ahşaptan yapılan ve tematik olarak gruplandırılmış oyuncaklar ilgilerini çekti. O tahta arabanın çocuk onu çekerken bir müzik aleti gibi ses çıkaran mekanizması ve o sesin anneye verdiği "her şey yolunda, ben oynuyorum anneciğim" mesajını Serap Öğretmenden dinlerken çıkardıkları hayret nidaları görülmeye değerdi.
Daha sonra bahçede drama eğitmenleri eşliğinde, Tohumluk Vakfı temsilcileri Semra Sancak, Ayşegül Yarar, Seda Çetinkaya, Bala Tuna İlkokulu Müdürü Merve Hanım ve Senem Öğretmenin de hep birlikte oynadığı oyunda farkına varmadan karadenizin mısır koçanı bebeği, Nevşehir in Kapadokya bebeği ve kaşık bebek boyunlarındaki kartlarla oyun arkadaşları olmuş ve beyinlerine kazınmıştı bile.
Daha sonra kaşık, kumaş ve ipliklerle kendi oyuncak bebeklerini yapmak üzere atölye keyfine sıra geldi. Kimi uzun, kimi kısa kimi örgülü saçlıydı yapılan bebeklerin. Kimi çilli, kimi süslü, kimi gülen bebeydi. Çocuklar öğretmenleriyle birlikte yaratıcılıklarını geliştirirken, birbiriyle de yardımlaşma ve takım halinde uyum içindeydiler. Sonuçta bugünü onlara hep hatırlatacak, geleneksel izler taşıyan, kendi ürünleri olan birer somut anı ile dönecekler evlerine ve kimbilir ne çok anlatacaklar o bebeklerin öykülerini...
Sonrasında çimler üzerinde mini bir piknik yaparken oyuncakları konuşup, Müzedeki öğretmenlere, Tohumluk Vakfı'na, kendi öğretmenlerine teşekkürler ederek "yine buluşalım, okulumuza da yine gelin" diye büyük bir mutlulukla el salladılar.
Onlar da, biz de bugünü asla unutmayacağız. Bize giderken söz verdikleri gibi, derslerine çok çalışarak geleceğimize ve güzel ülkemize sahip çıkacaklar. Çocuklara bu güzel deneyimi armağan eden Ankara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müze Müdürü Doç.Dr.Ceren Güneröz ve Müze Eğitmeni ve Gönüllü Üyemiz Serap Kurt'a teşekkür ederiz.